Saint Simeon Stilit (Saint Simon) (Tar. İna.)
D. 389 – Ö. 459
Stilitler tarikatının kurucusu olarak kabul edilmektedir. Kilikya ile Suriye’nin birleştiği sınır bölgede doğduğu ve genç yaşta Antakya’da yaşamaya başladığı bilinmektedir. Babası Jhon ve Annesi Marta dindar bir aile olarak tanınmaktaydı. Azize Marta sık sık bir erkek çocuk için dua ederdi. Tanrının ona bir çocuk bahşederse, çocuğunu herşeyiyle tanrı yoluna adayacağını söylüyordu. Simon doğduktan altı yıl sonar babasını Antakya Depreminde kaybetti. Bu depremde simon kaybolmuş ve bir kadın tarafından aylarca korunmuştur. Melekler Marta’ya görünerek çocuğunu nerede bulabileceğini gösterdiğine inanılmaktadır. Ayrıca İsa Mesih’in sık sık Simon’u ziyaret ettiğini bazı Hıristiyanlarca inanılmaktadır. Yaşlı Jhon olarak bilinen din adamından eğim alan Simon eğitiminden sonra kendini kentin dışında bir hücreye kapattı. Burada 3 yıl yaşadıktan sonra kentin yakınında bir dağa çıkarak, burada kendini bir kayaya zincirledi ve çevresine çizdiği bir çemberin dışına çıkmadan yaşamaya başladı. Sabrı, dayanıklı inancı kısa zamanda duyuldu. Hıristiyanlar bu çabasından dolayı tanrının Simona iyileştirme yeteneği verdiğini Kabul ederler. Hıristiyanlık dünyasının her yanından hastalar, dertliler, çaresizler Simon’a akmaya başladılar. Simon’un mucizelerinden dolayı bugünkü Samandağı’na “Mucizeler Dağı” denilmekteydi. Başlangıçta Simon biraz yüksekçe bir yere çıkarsa biraz soluk alabileceğini düşünmüş olmalıydı.
Zamanla tepesine tünediği sütunun yüksekliği arttı. Son sütun 13 m. olup en tepesinde 2 m² genişliğinde bir bölüm vardır. İnsanlardan yatay olarak kaçma umudunu yitiren Simon’un dikey olarak kaçmaktan başka çaresi kalmadığını söyleyenler de çıkmıştır. Bu taşın üzerinde Melekler ve İsa Mesihle konuştuğuna ve buradan doğa güçlerini kontrol ettiğine inanılmıştır. Ayrıca bu sütuna çıkma amacının İnsanlardan kaçmak değil, kendini tanrıya adamak için yaptığına inananlarda vardır. Pagan inanışlarında da benzer ritüellerin olduğu da bilinmektedir. Pagan inanışında yüksekçe bir sütuna çıkarak iahi bölgeye daha yakın olduklarına inanırlardı. Saint Simon’a tanrı tarafından iyileştirme yeteneği dışında öngörü yeteneğide verilmiş olduğu ve Antakya Başpiskoposu Ephraim’in öleceğini Piskopos Domnus’un ağır bir hastalığa yakalanacağını Antakya’nın büyük bir deprem geçireceğini önceden bildirdiği rivayet edilmektedir.
St Simon veya bazı kaynaklara göre St. Simone öldükten sonra annesi Azize Marta’nın yanına götürülmüştür. Aziz Marta, oğlu için 40 yılını geçirdiği tepenin bulunduğu yere günümüzde kalıntıları bulunan manastırı yaptırdığı söylenmektedir. Bir diğer iddia ise; MS 521’de Antakya’da doğan Simeon, depremde kimsesiz kalınca kendisiyle aynı adı taşıyan Halep’te ünlü bir keşişin yanına gitmiştir. Tarihte Yaşlı Simeon diye bilinen keşişin yanında dini eğitim almış ve Antakya’ya döndüğünde Samandağ’da (Halk arasında Sem’an Dağı) bir tepeye çıkarak ve kendisini tamamiyle Hıristiyanlığa adamıştır. Müritleriyle birlikte manastırı inşa edip, Yaşlı Simeon gibi Tanrı’ya daha yakın olmak üzere bir sütunun üzerinde yaşamaya başlamıştır.
Terk-i dünya tarikatının merkezi olarak bilinen St. Simon Manastırı, Samandağ-Antakya arasında Antakya’ya 18 km. uzaklıktadır. St. Simon Tepesi denilen ve denizden yüksekliği 479 m. olan bir tepe üzerinde bulunan manastır kalıntıları, 100×150 m2.lik bir alan üzerindedir. 13. yüzyıla kadar hıristiyanlar buraya hac ziyaretlerinda bulundular. 1268 yılında Kale ve çevresi Memluk Sultanı Baybars tarafından yıkılmıştır.
– Antioch from the Byzantine Reconquest until the End of the Crusader Principality, by K. Ciggaar (Editor), M. Metcalf (Editor), Paris, 2006, sf: 337.340.
http://www.mekan360.com/360fx_hataysimonmanastiri-samandagli-hatay-simon-manastiri.html
erişim tarihi: 30.1202017 14:30
https://www.geocaching.com/geocache/GC7CYHX_une-eternite?guid=37e93b9e-90d6-4a04-86b0-9d90022a5b2e
erişim tarihi: 30.1202017 14:30
http://turkisharchaeonews.net/site/monastery-st-simeon-near-antakya
erişim 30.12.2017 16:00